Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yürüyelim toprağı titreten adımlarla Ayrılık ölesiye ağlasın ardımızdan Kemikleri sızlasın Romeo ve Jülyet'in
Büyük şehirlerde insanlar daha çok orijinal bir yaşam arzı sürdürmeye önem verir. Bu yüzden ortaya varoluşçuluk gibi abuk sabuk, hiçbir anlamı olmayan kavramlar atar, değişik bir hayat yaşıyor yanılsaması yaratmaya çalışırlar. Oysa kırsal kesimde insanlar doğar, yaşar, sever, nefret eder ve eski geleneksel yöntemlerle ölür. "Romeo ve Jülyet" ya da "Nişanlılar" gibi eserlerdekine benzer dramatik olaylara karışıp karışmadıkları umurlarında bile olmaz. Bu nedenle de yaşamları sonsuz, banal olayların tekrarından ibarettir. Ama sonuçta onların da sonu şehirli entelektüeller gibi toprak olur. Tek fark, entelektüeller kızgın bir biçimde ölürler. Onlar öldüklerine değil de banal bir biçimde öldüklerine üzülürken, köylüler sadece biraz daha nefes alamadıkları için üzülür. Kültür denen şey evrendeki en büyük kandırmacadır çünkü sadece hayatı değil, ölümü de zehir eder insana.
Sayfa 262Kitabı okudu
Reklam
Çöl bir avcıdır Şair yüreğiyle beslenen Gözbebeklerini Yüzüğüne taş gibi takan Ciğerlerini Açıp yaprak yaprak Günlüğünü tutan Kaburga kemiklerini ok gibi fırlatan Karanlık aşk levhasına Ve şair Hızır'a arkadaş Âbıhayat yolculuğuna çıkan Dilinde kırık dökük heceler Dante Virjil Beatris Romeo ve Jülyet Firdevsi Hafiz Câmi Fuzuli ve Nizami Leylâ ve Mecnun Kaf ve Nûn sûrelerinden Azık toplayan yolcu Çölün sır tuzaklarını Esrar beldelerini aşmak için Tanrı dilinden Medet umup İmdat isteyen
"İnsanların çoğu kaybetmekten korktuğu için sevmekten korkuyor Düşünmekten korkuyor, sorumluluk getireceği için Konuşmaktan korkuyor, eleştirilmekten korktuğu için. Yaşlanmaktan korkuyor, gençliğin kıymetini bilmediği için. Unutulmaktan korkuyor, dünyaya iyi bir şey vermediği için. Ve ölmekten korkuyor, aslında yaşamayı bilmediği için.."
Mutluluk hikâyeleri herkesi esnetir! İlgi çekici olan, mutsuzluktur. Romeo ve Jülyet mutlu olsalardı, ortada bir öykü de olmazdı. Diğer kahramanlar için de aynı şey geçerli: İlginç olan, Pinokyo’nun, Çirkin Ördek Yavrusu’nun, Külkedisi’nin, Parmak Çocukun, Kibritçi Kız’ın, Kırmızı Başlıklı Kız’ın, Alaaddin’in, Keloğlan’ın ya da Sinbad’ın mutlulukları değil, mutsuzluklarıdır.
Sayfa 5 - Günışığı Kitaplığı
Bir de, aşık olmak için, Romeo ve Jülyet'teki o malûm ve klâsik şart­lar ve teferruat muhakkak lâzım değil.
Sayfa 31 - Ithaki 6. Basım Mart 2010Kitabı okudu
Reklam
Kartlarımızı açık oynayalım mı? Ben bir işadamı değilim… “ romeo ve Jülyet” teki altın karşılığında zehir satan o aciz eczacı da değilim… Belki de bir tüccarın tam tersiyim… Bu yollar üzerinden arzumuzun gerçekleştiğini göremeyeceksiniz.
Yirminci yaşta Venüs'ün hükümdarlığı başlar: Aşk ve kadınlar erkeği tümüyle ele geçirirler. Otuzlu yaşlarında Mars hüküm sürer: İnsan şiddetli, güçlü, korkusuz, savaşçı ve inatçıdır. Kırklı yaşlarda dört küçük gezegen hüküm sürer: Buna göre insanın yaşamı genişler, tutumlu davranır, yani, Ceres'in[95] sayesinde yararlı olanın hizmetindedir; Vesta[96] sayesinde kendi ocağını kurmuştur; Pallas[97] sayesinde, öğrenmesi gerekeni öğrenmiştir ve evinin hanımı, karısı da Juno[98] olarak hüküm sürer.[99] Ama ellili yaşlarda Jüpiter hüküm sürmektedir. İnsan şimdiden çok şeyi atlatmıştır, ve şimdiki kuşaklardan üstün olduğunu duyumsar. Henüz gücü kuvveti tam yerindedir, ama deneyim ve bilgi açısından da zengindir: (Bireyselliği ve konumu ölçüsünde) kendisini çevreleyen her şey üzerinde söz sahibidir. Buna göre, artık emir almaz, emir verir. Kendi etkinlik çevresi içinde şimdi yönetici ve hükümdar olarak en uygun kişidir. Böylece Jüpiter ve onunla birlikte elli yaşındaki adam en üst noktaya ulaşır. Ama bunu, altmışlı yıllarda Satürn ve onunla birlikte kurşunun ağırlığı, yavaşlığı ve sertliği izler: Yaşlıların çoğu ölülere benzerler; Kurşun gibi ağır, sert, hantal ve solukturlar. Shakespeare, Romeo ve Jülyet, perde 2, sahne
Sayfa 38 - Altıncı Bölüm Yaşam Çağlarının Farklılığı
375 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.